18/12/2014, Saat: 02:58
Hugh Everett'in, henüz bir doktrora öğrencisi iken Kuantum mekaniğinin Kopenhag yorumuna alternatif olarak geliştirdiği bir kuramdır. 24 yaşında bir çocuğu kimse ciddiye almamıştır o dönem. Fakat bugün halen bu kuram hakkında kafa yoran fizikçiler bulunmaktadır. Gerçekliği kanıtlanabilir bir teori olmamakla birlikte bunun gelecekte mümkün olabileceğini iddia eden fizikçiler de yok değildir.
Kuantum mekaniğinde, bir atomaltı parçacığın konumunu ve hızını olasılıksal olarak bize söyleyen bir dalga fonksiyonu vardır. Parçacık aslında her konumda mevcuttur ancak biz onu gözlemlediğimizde sadece bir noktada görünür olur. A gözlemcisine farklı, B gözlemcisine farklı görünebilir. İşte buradan hareketle Hugh Everett, gerçekliğin kendisi olarak tüm kainat için tek ve evrensel bir dalga fonksiyonu olduğunu ileri sürmüştür. Bu evrensel dalga fonksiyonu her şeyin dalga fonksiyonu olarak, bilinen dünyadaki bütün olasılıkları ve hatta bunun dışında evrilmesi olası bütün dünyaları kapsar. Bu yoruma göre herkes farklı senaryolarda alternatif kararlarla ayrık evrenlerde yaşar.
Bu kuramı daha anlaşılır kılmak için şöyle bir örnek verelim:
İki farklı konumda (A ve B) olabilen bir elektron, bir gözlemci tarafından A konumunda gözlendiği anda aslında elektron her iki konumda birlikte vardır, ancak farklı evrenlerde.. Gözlem yapıldığı anda evren iki farklı evrene dallanır, bu evrenlerin birinde gözlemci elektronu A konumunda gözlemlerken diğerinde aynı gözlemci B konumunda gözlemler. İki farklı evrendeki aynı kişi birbirinden asla haberdar olmaz (bu teorinin gerçeklenebilir omasındaki temel zorluk da budur).
Bu basit örneği genele teşmil edebileceğimizi iddia etmiş Everett. Mesela belli durumlarda alabileceğimiz karar sayısı çok fazla olsa dahi yine de belirli bir fonskiyon ile (gerçekliğin dalga fonksiyonu) temsil edilebilecektir. Bu olası kararların hepsini alıyoruz aslında Everett'e göre. Ama aldığımız her karar yeni ve diğerlerinden ayrık bir evren oluşturuyor ve o evrende biz, aldığımız o karar ve sonuçlarıyla varlığımızı, diğer evrende farklı kararlar alan ve aldığı o farklı kararların sonuçlarıyla yaşamanı sürdüren diğer bizlerden habersiz bir şekilde sürdürürüyoruz..
Mesela ben şimdi Çoklu Dünyalar Kuramı'ndan sizlere bahsetmeyi arzuladım ve böyle bir konu açtım. Ancak farklı bir evrende böyle bir karar almayan (bu konuyu açmayan) bir asymptote var. Keza bu evrende böyle konu açmış olmama rağmen siz (bu konuyu okuyan kişi olarak siz) başka bir evrende konu başlığını görüp hiç ilgi duymadınız ve okumadınız. Dolayısıyla sizden biri o farklı evrende Hugh Everett'ten ve onun Çoklu Dünyalar Kuramı'ndan habersiz yaşamaya devam ediyor. Aslında burada bitmedi. O farklı evrendeki kişi pekala farklı bir kaynaktan bu kuramı öğrendi, ama aynı zamanda öğrenemedi. Öğrenen ve öğrenemeyen bu kişiler (sizin ayrık özdeşleriniz) iki farklı evrende yine varlıklarını sürdürmeye devam ediyorlar.
Şu anda beni okuyan mornetto ne yazıktır ki yanağını çızıktırdığı evrende yaşıyor. Şu anda beni okuyan mornetto'tan daha talihli diyebileceğimiz beni okumayan başka bir mornetto, yanağını çızıktırmayan bir mornetto'nun farklı bir evrende yaşamını sürdürdüğünü ve o kişinin kendisi olmadığını bilmeden farklı bir evrende yaşamaya devam ediyor..
Neyse, burada bırakalım..
Kuantum mekaniğinde, bir atomaltı parçacığın konumunu ve hızını olasılıksal olarak bize söyleyen bir dalga fonksiyonu vardır. Parçacık aslında her konumda mevcuttur ancak biz onu gözlemlediğimizde sadece bir noktada görünür olur. A gözlemcisine farklı, B gözlemcisine farklı görünebilir. İşte buradan hareketle Hugh Everett, gerçekliğin kendisi olarak tüm kainat için tek ve evrensel bir dalga fonksiyonu olduğunu ileri sürmüştür. Bu evrensel dalga fonksiyonu her şeyin dalga fonksiyonu olarak, bilinen dünyadaki bütün olasılıkları ve hatta bunun dışında evrilmesi olası bütün dünyaları kapsar. Bu yoruma göre herkes farklı senaryolarda alternatif kararlarla ayrık evrenlerde yaşar.
Bu kuramı daha anlaşılır kılmak için şöyle bir örnek verelim:
İki farklı konumda (A ve B) olabilen bir elektron, bir gözlemci tarafından A konumunda gözlendiği anda aslında elektron her iki konumda birlikte vardır, ancak farklı evrenlerde.. Gözlem yapıldığı anda evren iki farklı evrene dallanır, bu evrenlerin birinde gözlemci elektronu A konumunda gözlemlerken diğerinde aynı gözlemci B konumunda gözlemler. İki farklı evrendeki aynı kişi birbirinden asla haberdar olmaz (bu teorinin gerçeklenebilir omasındaki temel zorluk da budur).
Bu basit örneği genele teşmil edebileceğimizi iddia etmiş Everett. Mesela belli durumlarda alabileceğimiz karar sayısı çok fazla olsa dahi yine de belirli bir fonskiyon ile (gerçekliğin dalga fonksiyonu) temsil edilebilecektir. Bu olası kararların hepsini alıyoruz aslında Everett'e göre. Ama aldığımız her karar yeni ve diğerlerinden ayrık bir evren oluşturuyor ve o evrende biz, aldığımız o karar ve sonuçlarıyla varlığımızı, diğer evrende farklı kararlar alan ve aldığı o farklı kararların sonuçlarıyla yaşamanı sürdüren diğer bizlerden habersiz bir şekilde sürdürürüyoruz..
Mesela ben şimdi Çoklu Dünyalar Kuramı'ndan sizlere bahsetmeyi arzuladım ve böyle bir konu açtım. Ancak farklı bir evrende böyle bir karar almayan (bu konuyu açmayan) bir asymptote var. Keza bu evrende böyle konu açmış olmama rağmen siz (bu konuyu okuyan kişi olarak siz) başka bir evrende konu başlığını görüp hiç ilgi duymadınız ve okumadınız. Dolayısıyla sizden biri o farklı evrende Hugh Everett'ten ve onun Çoklu Dünyalar Kuramı'ndan habersiz yaşamaya devam ediyor. Aslında burada bitmedi. O farklı evrendeki kişi pekala farklı bir kaynaktan bu kuramı öğrendi, ama aynı zamanda öğrenemedi. Öğrenen ve öğrenemeyen bu kişiler (sizin ayrık özdeşleriniz) iki farklı evrende yine varlıklarını sürdürmeye devam ediyorlar.
Şu anda beni okuyan mornetto ne yazıktır ki yanağını çızıktırdığı evrende yaşıyor. Şu anda beni okuyan mornetto'tan daha talihli diyebileceğimiz beni okumayan başka bir mornetto, yanağını çızıktırmayan bir mornetto'nun farklı bir evrende yaşamını sürdürdüğünü ve o kişinin kendisi olmadığını bilmeden farklı bir evrende yaşamaya devam ediyor..
Neyse, burada bırakalım..
Yakın tıraş gibisi yoktur..