@mustbe: teşekkürler komşum ama ben sanırım devam edeceğim jilete karar verdim. onu bulma sorunu da pek yok.
@silentsv : komşum hayırlı olsun geleneksel tıraş kararınız. hoş geldiniz diyorum. ben de yeni başladım iki ay kadar oldu. bu jilet konusu gerçekten tamamen kişisel bir şey. herkesin sakal sertliği ve sıklığı, tıraştan beklentileri ve tıraş sırasında hissettikleri farklı.
ben şu ana kadar sırasıyla crystal, astra, perma sharp, rapira, feather ve gillette 7 o'clock kullandım. sakal sertliğim ve sıklığım da 4/5 diyebilirim. cildimde çok pürüz yok. crystal'in keskinliğini beğenmedim. mavi astra'dan hoşlanmadım, dalma yaptığı söyleniyor hep ve gerçekten dalıyor gibi geldi bana da. permasharp ve rapira'yı beğendim. içlerinden de daha önce rapira'yı daha çok beğenmiştim ama bu süreçte tıraş olmayı nispeten daha iyi öğrendikten sonra fikrim değişti ve şu an perma sharp'ı rapira'dan daha çok beğeniyorum. feather'ı ilk kullandığımda "işte bu" dedim. çok bastırmamayı da başardığımdan dolayı yanlış tıraş tekniği uyguladığım bir iki tıraşımdaki noktasal tahrişler dışında bir kesme çizme yaşamadım. en keskin jilet olduğu konusunda tüm dünyanın hemfikir olduğu feather'da dahi. ama bunda feather'ın çok keskin olduğunu bildiğimden kaynaklanan aşırı dikkatimin de etkisi olmuştur. yine de hiç cildimi kesmemiş olduğumun altını çizeyim. bunları kullandıktan sonra forumda araştırırken gillette 7 o'clock (sarı) ve polsilver'i de kullanmaya karar verdim arkadaşların tavsiyesi ile. polsilver yoktu piyasada henüz denemedim. gillette 7 o'clock'u kullanırken çok beğendim. feather'ın keskinliği yok ama yine de keskin bir jilet. konforunun da feather'dan çok daha fazla olduğunu söylüyordu arkadaşlar. ben de kullanırken gerçekten de konforluymuş dedim ve rahat bir şekilde çekinmeden (acaba hatam bu muydu?) tıraş oldum. rahatça bastırdım jileti. tıraş sırasında bir şey hissetmedim ama tıraşım bittikten ve yüzümü yıkadıktan sonra hatta banyodan çıkıp normal hayatıma döndükten sonra yüzümde kocaman bir kesi gördüm. jiletin rahat yarısı dalmış gibiydi. 2 cm falan vardı derin çizik. tıraş sırasında çok beğendiğim 7 o'clock bir anda düştü gözümden. ben en acemi haftalarımda dahi hiç yüzümü kesmedim. sonuçta tüm jiletler eşit şartlarda yarıştılar yüzümde. ama içlerinden bir tek gillette 7 o'clock kesti. ikinci kez kullanmadım. bir ara tekrar dikkat ederek kullanacağım ama yaptığı hainliği de unutacak değilim
yazdım bir kenara. şu anda -kullandıklarım arasından- favorim feather, ikinci tercihim perma sharp. sanırım feahter'ın üstüne gül koklamayacağım
feather'ın keskinliği harika ve ben çok beğendim. berberlerde bizi ustura ile tıraş ettiklerinde akıp gider ya ustura yüzde, o hissi safety razor ile veriyor feather. bu arada makinem de ej de-89. ikisi çok iyi bir ikili oldular. makine çok güvenli, jilet de çok keskin. birbirlerini nötrlüyorlar ve ortaya benim gibi bir acemiyi bile çok tatmin edecek sonuç çıkıyor. ayrıca pek konfor sorunu da yaşamadım feather ile. çok keskin bir jilet olduğu bilincinden hiç çıkmamak gerekiyor ama bunu kullanırken. herkes bunu söylüyor ben de aynı kanaatteyim. ben birinci ayımın sonunda feather kullanmaya başladım ve büyük ihtimalle ömür boyu bunu kullanacağım. hijyen amacıyla normalde tek kullanımdan sonra jileti atmayı düşünüyordum ama ikinci tıraşta nasıl acaba diye merak ettim bir defa ve onu da çok beğendim. belki bir ara üçüncü tıraşı da denerim. ama sadece denemek amaçlı. en fazla iki tıraşla devam etmeyi düşünüyorum feather beyle
jiletin gerçekten tamamen kişiden kişiye değişen bir şey olduğunu ben de tecrübe etmiş bulunuyorum. o yüzden genel kabul gören tüm jiletleri birkaç defa denemek ve ondan sonra kendi kararını vermek lazım.