07/05/2012, Saat: 01:58
saygılar diyorum
Neden Geleneksel Tıraş?
|
07/05/2012, Saat: 01:58
saygılar diyorum
07/05/2012, Saat: 22:15
(18/04/2012, Saat: 18:08)uataman Adlı Kullanıcıdan Alıntı: geleneksel tıraş iyidir, çünkü gelenekseldir... Dikkat ederseniz insanın yaşamından kendisine ayırdığı vakit giderek azalıyor. Hızlı yemek yemek için güzelim zeytinyağlıları unuttuk hamburgerler yiyoruz mesela... yada arada sırada bile olsa sağlam bir hama sefası yapamıyoruz, temizlik anlayışımız maksimum beş dakika süren duş seanslarından ibaret oldu...artık buruşmayan kumaşlardan yapılan gömlekler takım elbiseler var, petrol esaslı kumaşlar bunlar, yünün sıcaklığını, ketenin serinliğini unuttuk. Hocam bu ne güzel bir yazıdır, bana bazı şeyleri hatırlatıp gözlerimi dolduracak kadar, ellerine sağlık...
13/12/2017, Saat: 22:54
Biraz eski bir konu ama yenisini açıncaya kadar burayı doldurmak bana daha doğru geldi.
Geleneksel yöntemlerin hiçbirini denemedim ve 3 bıçaklı jiletle traş oluyorum. Ve bunu sadece keyifli bulduğum için yapıyorum öğrenciyim ve malum karış karış sakal uzatma modası var yani herhangi bir zorunluluğum yok. Yaptığım traştan son derece memnunum, öncesinde jiletimi sıcak su ile yıkayıp yüzümü ılık su ile ıslatıyorum. Sonrasında traş kremini yüzümde köpürtüp traşımı yapıyorum. Keyfim yerindeyse ikinci kez sabunlayıp tekrar üzerinden geçiyorum ama tamamen keyfi. Ve yüzümü soğuk suyla yıkayıp kuruluyorum. 1 yıldır her gün traş oluyorum ve bir kere bile tahriş olmadım. 2 ve tek bıçaklı jiletlerle de denedim fakat üç bıçaklının yanına bile yaklaşamadıklarını söylemeliyim. Son olarak özellikle belirteyim ki berberde olduğum usturalı traş beni kesinlikle tatmin etmedi etmiyor. Evde yaptığım traşı 10 kere daha iyi buluyorum. Eh şimdi bunları niye yazdın diyeceksiniz Buraya geldim çünkü traşa ilgi duyuyorum ve geleneksel traş yöntemlerinin bana getirisi ne olacak, bilmek isterim.
13/12/2017, Saat: 23:09
@homongolos
Hosgeldiniz, Neden geleneksel tıras sorusunun bazı hazır yazılmıs cevapları. Hosgeldiniz. https://www.razorus.com/sayfa/neden-gele...slak-tiras http://tiraskeyfim.blogspot.com.tr/2011/...nedir.html
15/12/2017, Saat: 21:46
(13/12/2017, Saat: 23:09)dikdik_s Adlı Kullanıcıdan Alıntı: @homongolos Verdiğiniz linkleri okudum ve kendim de araştırdım. Bu araştırmanın sonucunda zaten keyif alarak tıraş olduğumu ve son derece kaliteli bir tıraş deneyimi yaşadığımı söyleyerek, geleneksel yöntemlerin şu anda bana bir katkısının olmayacağı sonucuna ulaştım. Ancak sırf daha ekonomik olması ve nostaljik hissetmek amacıyla kartuşlarım bittiğinde bir tıraş aleti almayı kafama koydum. Yaşasın iyi tıraş
16/12/2017, Saat: 02:15
Bu biraz şuna benziyor.
Piyasada satılan bir kaç marka granül kahve var. Çok kaliteli olduklarını iddia edenler veya ekonomik olanlar da mevcut bunların arasında. Çekirdek kahve ile tanışmamış birisi pek ala bu granül kahvelerden çok memnun olabilir. Bunlarda 1. seçenekler çok kısıtlıdır. 2. bu kahvelerde kaliteli çekirdek kullanılmaz. 3. kimyasal yapı itibariyle kahve ile çok bir ilişkileri kalmaz. Buna rağmen bu kahvelere talep çok yüksektir. Çünkü elde etmesi çok kolaydır. Su, fincan ve granül kahveniz varsa bir dakikada kahveniz hazırdır çünkü. Ancak; Kahve konusunda gerçekten iyi birşeyler içmek isteyen birisinin tercihi granül kahve değildir. Çünkü granül kahveden istediği tadı alamaz. Çekirdeği seçemez, nasıl kavrulup, nasıl öğütüleceğine karar veremez. Demleme yöntemini belirleyemez. Bazı şeyleri deneyimlemeden fikir sahibi olmak da bir seçimdir tabii ki. Ateşin yakıcı olduğunu anlamak için elini ateşe sokup yakmaya da gerek yok. Lakin, hayatında peynir yememiş birinin canının peynir çekmesi mümkün değildir. Ama peynir hakkında yazılanları okudum ve peynirin çok da gerekli bir lezzet olmadığı sonucuna ulaştım şeklinde bir fikre kapılınıyorsa benim naçizane tavsiyem şu olur: Hayatta yaşanacak, keyif alınacak çok fazla şey var, mümkün mertebe buna çalışın. Geriye zaten başka birşey kalmayacak. Mevzu sadece yaşamı idame ettirmeks,e onu bir şekilde insanların (hatta hayvanların ve bitkilerin) tamamına yakını ama öyle ama böyle zaten yapıyor.
16/12/2017, Saat: 16:23
@pilotic güzel bir açıklama olmuş. Hazır tüketim için üretilen hiçbir şey, üretim sürecine sizi katan bir üründen kaliteli ya da konforlu olamaz bence de. Ama asıl güzel olan en son kısım olmuş, bir şekilde yaşayıp gidiyoruz, öleceğiz, zevkli olan tarzda yaşamaktan başka ne kalacak değil mi...
01/04/2019, Saat: 15:00
Tıraşı seviyordum ama eziyetti benim için. Kullandığım bıçakların ve ekipmanların hiçbir önemi yoktu, dahası ilgim bile yoktu. Tıraş olmayı, kirli sakalı sevmediğimden dolayı, kendimi tıraş ile daha temiz hissettiğimden dolayı oluyordum.
Uygun fiyata 10’lu Derby’nin turuncu renkli jiletini alınca tüm bakış açım değişti: sıfır jilet, 3 bıçaklı, banyo sonrasında tüm yüzüm kan içinde kalınca “bunun böyle olmaması gerektiği” aklıma düştü. Gittiğim berberdeki Arko sabun, ustura, sıcak köpük ve rahatlama isteği aklıma gelince merakla gittim kendime Arko Tıraş Sabunu aldım. Öyle tas – sıcak su vs ile değil, direkt yüzüme sürdüm ve elimle olabildiğince köpürttüm. O zamana göre mükemmel tıraş, az tahriş, mükemmel fiyat / performans (1,2 – 1,5 TL). Elimde bulunan köpükleri ve jelleri attım çöpe. Sonrasında arkadaşlarıma ve babama aldım Arko Tıraş Sabunu’nu, onlarda bıraktılar köpükleri. Sonrasında merak ettim, daha ne olabilir diye. Sadece merak. İnternetten araştırınca “klasik tıraş, geleneksek tıraş” diye, ilk karşıma çıkan WS’yi sipariş ettim. Korkuyorum ama, jiletle ya kesersem, güvenli mi? Semt pazarından da gittim kendime ıvır zıvırcıdan bir adet (7.5 TL) fırça aldım, eve geldim ve ilk defa full köpüklü tıraşımı oldum: hayran kaldım; ne acı ne kan ne de tahriş. Sonrasında devam ettim, inceliklerini öğrendim, güvenim yerine geldi. Bastırmamayı, beğenmediğim yerlerden açıyı değiştirerek geçmeyi öğrendim. Gün geçtikçe sonuç daha da mükemmelleşmeye başladı. Sonrasında köpürtme tası aldım kendime Aliexpress’ten ki gözüme güzel gözüksün diye, daha bir iyi oldu sonuç. Perma-Sharp diye bir şey duymuştum, buldum marketten, eve geldim; Yarabbim, harika. … Yuma diye bir şey varmış, afresif deniliyormuş, gittim buldum 3 TL’ye, bambaşka bir boyuta geçtim. Rimei varmış, gittim aldım; kıvamlarını keşfetmeye başladım. Her geçen gün daha da artan bir istek: sabah olsun da tıraş olayım! Naneli sabun yerine (Arko’dan vazgeçmek istemiyorum), araştırdım, nane yağı okaliptüs yağı, cilt için sıvı gliserin aldım, kombinasyonlar oluşturdum. Arko Tıraş Sabunu’nun canına okumayı, pasta kıvamında naneli gliserinli ferahlatan köpük yapmasını öğrendim zaman geçtikçe. Bir fark ettim ki, her sabah işe gitmeye değil tıraş olmaya kalkıyorum. Canım sıkılırda moralim bozuksa uzun uzun tıraş ekipmanlarını hazırlayıp tıraş oluyorum. İlk zamanlarda sadece bir tıraş bıçağı ve köpük sahibiyken şimdi ufakta olsa iki banyo-lavabo önü dolabı tıklım tıkış doldurmuşum tıraş aletleriyle… Sonrasında neden dedim klasik tıraş, neden bilmem ne kadar bıçaklı dünya markalarını değilde daha uzun süren ve daha fazla emek isteyn tıraş oluyorum? Fiyat mı, değil: ekipman maliyeti çok ucuzda olabiliyor, yeri gelince 1000 TL’de olabiliyor, yeterki cüzdanınız geniş olsun. Sinek kaydı mı oluyor her zaman, hayır, makine – bıçak kombinasyonunu bulmak çok önemli. Az mı yer kaplıyor, hayır, bir bıçak bir sabun yeterken şimdi jiletler kolonyalar kremler yağlar bıçaklar yağlar fırçalar.. Sırt çantasıyla seyahate gitsem bile ufacık bir çanta tıraş ekipmanlarıyla dolu, ama mutlaka yanımda. Neden? Bir bakıma her gün kendime iyi gelecek, beni iyi hissettirecek, biraz kendime vakit ayırabilecek, temiz görünecek, dahası o güne başlarken ilk hareketini kendin için yapacağını bilmek beni klasik tıraşa yönlendiren. 10 dakika ayırarak, alışkın hareketlerle mükemmel bir sonucu hergün tekrarlamak çok güzel bir şey bana göre. Kombinasyonlar yapmak, farklı fırçalar farklı jiletler farklı makinalar denemek keyifli bir hale getiriyor. İşin bir de diğer boyutu var; gerçekten ekonomik ve ucuza çok kaliteli bir tıraşa sahip olabiliyorsunuz: iyi birşeye uygun fiyatlarla ulaşabilmek de keyiflendiriyor insanı. Sırf bu sebeplerden dolayı mecburiyetim olmamasına karşın her gün sabah tıraş oluyorum.. Ama asıl neden nedir biliyor musunuz? Arko Tıraş Sabunu’nun o kokusu yokmu, deli etti beni, kandırdı, mahvetti.. Arko Tıraş Sabunu’nu sevmeyen ölsün
Hadi hayırlı tıraşlar!
01/04/2019, Saat: 15:15
@pilotic
@Ekindgn İşte bütün mesele bu, başka söze ne hacet. ) Son Söz: Odun ateşinde Bakır Cezve ile yapılmış kahve dururken, hazır kahve içilmez.
__________________________________________
E n v i r o n m e n t a l i s t |
« Önceki Konu | Sonraki Konu »
|