23/04/2014, Saat: 21:18
Merhaba,
Geleneksel traşla tanışalı bir kaç ay oldu. Gerek bu forumda, gerekse yabancı forumlarda uzunca süre sadece okuyucu olarak dolaştıktan sonra en azından bir merhaba demek ve paylaşılan deneyimler ve bilgiler için bir teşekkür iletmek istedim.
Geleneksel traşla tanışıklığım yeni olmakla birlikte yolculuğum 1-2 sene öncesinden başlar. Alternatif arayışlarım Fusion Pro kartuşların çıkması ve oldukça yüksek fiyatlarla banyomdaki yerini alması ile başladı. Özetleyecek olursak, önce kartuştan kullan at'a geçtim, ama arada Gilette'ten kaçmaya çalışırken bulabildiğim bir iki marka ile idare ettim. Allahtan cildim o kadar hassas olmadığı için bu dönemlerde bir çok arkadaşı rahatsız eden kıl dönmesi ve ciddi tahriş olaylarını yaşamadım. Fakat traş sonrası yüze kolonya sürülmesi, ve bu sırada cildin alev alev yanması bana normal - hatta neredeyse aranan bir durum gibi geliyordu.
Sonrasında http://lifehacker.com/five-best-razors-761736867 makalesine tesadüfen rastlayıp, "başlangıçtır, ne olsa olur" diyerek şansa neredeyse sakala dokunmayacak kadar mild bir DE makina alarak, tekniklere yavas yavaş alışarak bir kaç hafta geçirdim. Bu arada bulabildiğim kadar makale okuyarak tekniklere elimi alıştırmaya çalıştım (ki burası aslında pek de geçmiş zaman değil - hala bol bol video seyredip makale okuyorum, ve neyse ki son günlerde konforlu traş sayısı tahrişli traş sayısını geçiyor), her müptelada olduğu gibi ucuz traş diye çıktığım yolda gerek yanlış alımlarla gerek denemelerle hatırı sayılır miktarlarda harcamalar yaptım. Son durumda hindistan malı bir açık tarak ve Ri,Mei ortaklaşa kullanılmakta. Favori sabunum Arko, ama o konuda araştırmalara girişmedim henüz. Pahalıca bir Badger (ne marka olduğunu bile bilmiyorum) ve emektar Jaguar fırçam var.
Şu anda Eminönü'nde topladığım jiletlere ayrı ayrı şans vermekle geçiyor traşlar. Derby'yi ve Rapira'yı kısa zamanda kullanılmaz sınıfına aldım. Günün kazananları Perma sharp ve Astra Yeşil olmakla birlikte denenecek oldukça yüksek sayıda marka var daha. Bulabilirsem bir çok arkadaşımızın hoşuna giden Astra Mavi'yi de denemek istiyorum, ama sanırım bu aralar pek bulunamıyor galiba. Yurt içinde rahat bulunanlardan sonra, ve açıkçası tekniğim biraz oturduktan sonra gümrüğümüzle şansımı denemek niyetindeyim. Daha bastırmadan traş olmaya bir hafta önce başlamışken jiletleri o kadar da sağlıklı karşılaştırmam pek mümkün değil.
Teknik demişken, son iki haftadır günlük traş oluyorum. 2.5 perde gibi. WTG, XTG ve son olarak da diğer yönde XTG ile çok bariz olarak temizleyemediğim yerler üzerinden kısa bir geçiş olarak.
İlerleyen günlerde muhabbetlere katılma olasılığım var, ama forumları okuyucu olarak kullanırım daha çok. Özellikle bu kadar üstadın arasında acemi olarak bulunduğum yerlerde. Şimdilik tekrar merhaba diyerek kaçayım.
Son olarak da, böyle kaliteli bir forumu bize sundukları için moderatörlerimize teşekkür ederim.
Geleneksel traşla tanışalı bir kaç ay oldu. Gerek bu forumda, gerekse yabancı forumlarda uzunca süre sadece okuyucu olarak dolaştıktan sonra en azından bir merhaba demek ve paylaşılan deneyimler ve bilgiler için bir teşekkür iletmek istedim.
Geleneksel traşla tanışıklığım yeni olmakla birlikte yolculuğum 1-2 sene öncesinden başlar. Alternatif arayışlarım Fusion Pro kartuşların çıkması ve oldukça yüksek fiyatlarla banyomdaki yerini alması ile başladı. Özetleyecek olursak, önce kartuştan kullan at'a geçtim, ama arada Gilette'ten kaçmaya çalışırken bulabildiğim bir iki marka ile idare ettim. Allahtan cildim o kadar hassas olmadığı için bu dönemlerde bir çok arkadaşı rahatsız eden kıl dönmesi ve ciddi tahriş olaylarını yaşamadım. Fakat traş sonrası yüze kolonya sürülmesi, ve bu sırada cildin alev alev yanması bana normal - hatta neredeyse aranan bir durum gibi geliyordu.
Sonrasında http://lifehacker.com/five-best-razors-761736867 makalesine tesadüfen rastlayıp, "başlangıçtır, ne olsa olur" diyerek şansa neredeyse sakala dokunmayacak kadar mild bir DE makina alarak, tekniklere yavas yavaş alışarak bir kaç hafta geçirdim. Bu arada bulabildiğim kadar makale okuyarak tekniklere elimi alıştırmaya çalıştım (ki burası aslında pek de geçmiş zaman değil - hala bol bol video seyredip makale okuyorum, ve neyse ki son günlerde konforlu traş sayısı tahrişli traş sayısını geçiyor), her müptelada olduğu gibi ucuz traş diye çıktığım yolda gerek yanlış alımlarla gerek denemelerle hatırı sayılır miktarlarda harcamalar yaptım. Son durumda hindistan malı bir açık tarak ve Ri,Mei ortaklaşa kullanılmakta. Favori sabunum Arko, ama o konuda araştırmalara girişmedim henüz. Pahalıca bir Badger (ne marka olduğunu bile bilmiyorum) ve emektar Jaguar fırçam var.
Şu anda Eminönü'nde topladığım jiletlere ayrı ayrı şans vermekle geçiyor traşlar. Derby'yi ve Rapira'yı kısa zamanda kullanılmaz sınıfına aldım. Günün kazananları Perma sharp ve Astra Yeşil olmakla birlikte denenecek oldukça yüksek sayıda marka var daha. Bulabilirsem bir çok arkadaşımızın hoşuna giden Astra Mavi'yi de denemek istiyorum, ama sanırım bu aralar pek bulunamıyor galiba. Yurt içinde rahat bulunanlardan sonra, ve açıkçası tekniğim biraz oturduktan sonra gümrüğümüzle şansımı denemek niyetindeyim. Daha bastırmadan traş olmaya bir hafta önce başlamışken jiletleri o kadar da sağlıklı karşılaştırmam pek mümkün değil.
Teknik demişken, son iki haftadır günlük traş oluyorum. 2.5 perde gibi. WTG, XTG ve son olarak da diğer yönde XTG ile çok bariz olarak temizleyemediğim yerler üzerinden kısa bir geçiş olarak.
İlerleyen günlerde muhabbetlere katılma olasılığım var, ama forumları okuyucu olarak kullanırım daha çok. Özellikle bu kadar üstadın arasında acemi olarak bulunduğum yerlerde. Şimdilik tekrar merhaba diyerek kaçayım.
Son olarak da, böyle kaliteli bir forumu bize sundukları için moderatörlerimize teşekkür ederim.