TIRAŞ ALETLERİNİN ATALARI

[impaticaret]

Tıraş bıçakları nasıl icat edildi?
Birkaç günde bir elimize aldığımız tıraş bıçaklarının ve tıraş olmanın tarihini biliyor musunuz? İşte ilginç gerçekler…
Tıraş olmak her zaman bu kadar kolay değildi. Jiletlerin icat edilmesinden önce eski insanlar tıraş olmak için köpek balığı dişlerini, çakmaktaşından bıçakları ve istiridye kabuklarını kullanıyordu.
Bu ilkel araçlar yerini ne zaman jiletlere bıraktı kesin olarak bilinmiyor. Ancak Britannica Ansiklopedisi’nde yer alan bilgilere göre; M.Ö. 4000 yıllarına ait Mısır mezarlarında bakır jiletler ve yuvarlak altın plakalar ortaya çıkarıldı. Bu esnada diğer kültürlerde keskin volkanik kayaçlar ve cam kullanıldığı da biliniyor.
Diğer bir bilgiye göre ise Romalı Kral Lucius Tarquinius Priscus, jileti M.S 6. yüzyılda halkına tanıttı.
M.S. 4. yüzyılda Büyük İskender, savaş esnasında düşmanların sakallarından tutmasını önlemek için adamlarına tıraş olmalarını önerdi. Büyük İskender ve askerleri tarafından tıraş olmak için genellikle bir tarafı keskin demir bloklar kullanılıyordu.
Julius Caesar, sakalını cımbız ile aldırıyordu. Adamları ise ya jilet kullanıyor ya da ponza taşı kullanarak sakallarını zımparalıyordu.
Tüm bu tıraş aletleri oldukça tehlikeli ve acı vericiydi. İlk güvenli jilet 1762 yılında tasarlandı.
1847 yılında William Henson, bildiğimiz jileti icat etti. 1895 yılında ise King Camp Gillette bu jiletin şeklinden ilham alarak çift taraflı ve tek kullanımlık tıraş bıçağını icat etti.
Bu icat Gillette’e bir servet kazandırdı. Ancak jiletlerin üretilmesi çok kolay değildi. Sonraki 6 yıl boyunca kolay üretilebilecek jiletler için çalışıldı.
MIT profesörü William Nickerson’un Gillette ile bir araya gelmesinin ardından , 1903 yılında yüksek karbon çeliği levhalarından jilet üretme fikri ortaya çıktı. O günden beri ise sürekli geliştirilen jiletler hayatımızın vazgeçilmez araçları arasında yerini aldı.
Milliyetten alıntıdır.

[ynspektas]

Guzel ve inginc bir yazi olmus, emeginize saglik.

[rating]

Lord üstad'ın bloğundan da okudum bilgileri tazelemiş oldum emeğinize sağlık Mustafa bey.


Sent from my iPhone using Tapatalk

[Serjames]

Elinize sağlık Mustafa Bey ,

[mkeskus]

Elinize sağlık Mustafa Bey ,

Faydalı bir paylaşım mustafa bey. Bayağı bir yol katetmisiz allahtan?

[dikdik_s]

Yazı icin cok tesekkurler Mustafa bey,

Sahsen ben insanlık tarihinin cok daha eskilere gittigini dusunuyorum, bir gobekli tepe kazısı bile, bilim insanlarının acıklayamadıgı 5000 sene onceye goturdu yerleşik tarihi.
Online biraz arastırırsanız, bazı acıklanamayan tarihi eserlerin gercekte var oldugunu gorebiliriz (unexplained artifacts). Bunlar bildigimiz tarihle ortusmeyen, ama gercek var olan cisimler.

Bildigimiz İlk dinazor fosilleri 1700 lerde bulunuyor ve ancak gunumuz teknolojisi ile gorunusleri tahmin edilebiliyor ama bazı tarih oncesi duvar cizimlerinde ve antik heykellerde cok detaylı dinazor cizimleri bulunmakta, bunların nasıl o zaman bilindigi acıklanamiyor.

Mısır piramitlerinin yapımı, bugun dahi o tasları kaldırabilecek kuvvette vincimiz yok, Puma Punku da ki inanılmaz matematiksel işcilik, Kailasa Tapınagının oyulması ve o cıkan topragın nerede oldugu, yapımının ne kadar surdugu, Costa Rica Küre Taşları, Peru Kafatasları, Quimbaya uçakları, Antikythera Mekanizması vs. vs. cok ornek var

Özet olarak, bize ogretilen bir tarih var, yakın tarih diye adlandırabilecegim donem, ama onun cok daha eskisi pek fazka bilinilmesi istenmeyen birde gecmis tarih var. Sadece bir kapadokya gezisi ile bile insanlık tarihinin ne kadar eskiye dayandıgını gozlemleyebilirsiniz.
En azından benim dusuncem boyle paylasmak istedim.
Saygılarımla

[Monarch]

Tebrikler Mustafa bey güzel araştırma.