21/07/2020, Saat: 23:52
Elbette mantıklı ve yanıtı merak uyandıran bir soru, ancak benim fikrim kartuşlularla jiletli tıraş aletinin temel farkı birisi her anlamda çok çabuk tüketilebilirken (jiletli tıraş aletine göre ciddi şekilde bastırabiliyorsunuz, ulaşımı çok kolay jiletli tıraş aletine nazaran) diğeri bu şekilde değil, gerek malzemesinden gerekse de istediği özenden (tekniği, bastırmaya gelmemesi vs.) diğerinden ayrılıyor. İnsanlar zaten suyuydu fırçayı bekletmesiydi vs. uğraşmak istemediği, "Ya şu tıraşı bir an önce bitirip evden çıkayım" dediği için tüplerde köpükler, özen istemeyen kartuşlu makinelerdir ortaya çıktı. Yani günümüz dünyasında "Beş dakika daha kazansam kârdır" düşüncesi önemli bir yerde. Saygı da duyuyorum, ancak bu durum çabuk tüketilebilirliği, kalitesizliği de beraberinde getiriyor. Öte yandan verdiği his konusunda benim görüşüm elbette jiletli tıraş aletinden yana olacak, ancak özellikle kafa tıraşında kartuşlu makineden vazgeçemeyen ve onun kendisine daha iyi geldiğini söyleyen birçok kişi de gördüm açıkçası. Dolayısıyla verdiği his ya da alınan zevk gibi tamamen kişinin tercihine göre değişebilen meselelerde, elbette, yorum yapmam doğru olmaz ama "Kartuşlu makine 70 sene sonrasına kalır mı kalmaz mı, yani yeni makinelerin eskisinden farkı ne ki, niye kalamasın?" sorusuna cevabım bu şekilde olacaktır. Tasarımları değişebilir, ancak ben bizim şimdi Fatboylara baktığımız gibi Mach3'e bakacaklarını düşünmüyorum.