13/06/2018, Saat: 15:38
Geldi geleli 3. Tıraşımı oldum .
Normalde 5 gün değişik şartlarda değişik kombinasyonlarla kullanır öyle yazarım yorumumu ancak bu sabun için 3 gün arka arkaya tıraş fikir sahibi olmam için yetti diyebilirim.
İlk gün kargodan alır almaz akşam mesaisine gitmeden önce ufak çaplı best badger bir fırçayla giriştim köpük yapma olayına. Havalar burada halen daha serin seyrettiğinden dolayı yüzde sıcak fırça ile köpük yapıyorum yani benim daha kasede köpürtmeye geçmem için 15 gün var.
Bu ilk gün sabun daha tazeyken (sert , kuru) 1 dakika üzerinde ılık su bekletip 30 saniye yüklemeden sonra yaklaşık 1 dakika yüzde köpürtme sonrası fırçada kalan sabun.
Bazı sabunları (mwf gibi) çok sıcak suya olumlu tepkiler vermiyor. Kısa sürede sönüp yastıklama etkisini kaybediyor. Malesef sabunda karşılaştığım tek olumsuz yön bu oldu. İlk parti numune olan da bu şekildeydi. Ancak buna rağmen sabun zaten sönene kadar suratımdaki sakalları pamuk helva kıvamına getirdiği için ve dahi Kemal Hocamın sabuna kattığı yağlardan biri ( hangisi emin değilim) kayganlığı o kadar güzel sağlıyor ki yastıkmış döşekmiş aramıyor insan.
Zaten köpüğün hızlı söndüğünü görünce R41 i usulca bırakıp elimi gemen usturaya götürdüğüm için tıraş gayet sorunsuz ve pürüssüz geçti.
Ertesi gün her yazımda belirttiğim gibi en zorlu gün olacağını bildiğim için sabunu nispeten saha ılıkla oda sıcaklığı arası bir suda bekleterek bu sefer 2band bir fırçayla girdim. Yine yanımda emektar dovo usturam ve 34c bekleyordu. Ancak köpürtmeye başladıkça sanki kulağımda Kemal Hocamın sesi “ ben sana demedim mi suyu yavaş yavaş ekle” diye yankılandı. Köpürdükçe köpürdü , kalınlaştıkça kalınlaştı. O köpükle yatağa gitsem yastığa ihtiyacım kalmaz o derece
Usturayı kullansam bıcağı hissetmem , 34c çabuk tıkanır derken bastım feather jileti r41 e . Kana susamıştım , intikam arıyordum :p
Neyse efendiler , sinekkaydı bi tıraş çıkardım sayesinde. Köpüğü ihtiyacım olmamasına rağmen biraz da kantaron yağı var diye yıkamaya kıyamadım , sürdüm ikinci perde için yüzüme.
R41 gitmiş de89 gelmişti. O köpüğe güvenip nasıl tıraş olduysam ne düz ne dik hiç bir açıyla sakal gelmedi makinaya.
Bugün öğlen işe gidecektim, aradılar “gelme gerek yok dün çok geç gittin” diye.
Olsun , yine tıraş oldum zevkine
Sonuç olarak,
Efrasyab Kantaron Yağlı sabun salı günleri ( haftanın ikinci ve en acılı tıraşı) rahatlıkla kullanabileceğim , hafiften nemi çekip yumuşadıktan sonra kullanıcısını her türlü doyuran , tıraş sonrası hissiyatı ile çoğu iyi bildiğimiz markalardan üstün performans gösteren bir sabun olmuş.
Kemal Dostum , Komşum , Hocam gerek üretirken gerek dağıtırken gerek sonrasında bizlere olağanüstü bir efor harcamış ve bu güzel sabunu bizlere kazandırmıştır.
Bu etkinliğin hepimize örnek olmasını ve Kemal Üstadın ellerinin gözlerinin dert görmemesini dilerim.
Tekrar tekrar teşekkürler.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Normalde 5 gün değişik şartlarda değişik kombinasyonlarla kullanır öyle yazarım yorumumu ancak bu sabun için 3 gün arka arkaya tıraş fikir sahibi olmam için yetti diyebilirim.
İlk gün kargodan alır almaz akşam mesaisine gitmeden önce ufak çaplı best badger bir fırçayla giriştim köpük yapma olayına. Havalar burada halen daha serin seyrettiğinden dolayı yüzde sıcak fırça ile köpük yapıyorum yani benim daha kasede köpürtmeye geçmem için 15 gün var.
Bu ilk gün sabun daha tazeyken (sert , kuru) 1 dakika üzerinde ılık su bekletip 30 saniye yüklemeden sonra yaklaşık 1 dakika yüzde köpürtme sonrası fırçada kalan sabun.
Bazı sabunları (mwf gibi) çok sıcak suya olumlu tepkiler vermiyor. Kısa sürede sönüp yastıklama etkisini kaybediyor. Malesef sabunda karşılaştığım tek olumsuz yön bu oldu. İlk parti numune olan da bu şekildeydi. Ancak buna rağmen sabun zaten sönene kadar suratımdaki sakalları pamuk helva kıvamına getirdiği için ve dahi Kemal Hocamın sabuna kattığı yağlardan biri ( hangisi emin değilim) kayganlığı o kadar güzel sağlıyor ki yastıkmış döşekmiş aramıyor insan.
Zaten köpüğün hızlı söndüğünü görünce R41 i usulca bırakıp elimi gemen usturaya götürdüğüm için tıraş gayet sorunsuz ve pürüssüz geçti.
Ertesi gün her yazımda belirttiğim gibi en zorlu gün olacağını bildiğim için sabunu nispeten saha ılıkla oda sıcaklığı arası bir suda bekleterek bu sefer 2band bir fırçayla girdim. Yine yanımda emektar dovo usturam ve 34c bekleyordu. Ancak köpürtmeye başladıkça sanki kulağımda Kemal Hocamın sesi “ ben sana demedim mi suyu yavaş yavaş ekle” diye yankılandı. Köpürdükçe köpürdü , kalınlaştıkça kalınlaştı. O köpükle yatağa gitsem yastığa ihtiyacım kalmaz o derece
Usturayı kullansam bıcağı hissetmem , 34c çabuk tıkanır derken bastım feather jileti r41 e . Kana susamıştım , intikam arıyordum :p
Neyse efendiler , sinekkaydı bi tıraş çıkardım sayesinde. Köpüğü ihtiyacım olmamasına rağmen biraz da kantaron yağı var diye yıkamaya kıyamadım , sürdüm ikinci perde için yüzüme.
R41 gitmiş de89 gelmişti. O köpüğe güvenip nasıl tıraş olduysam ne düz ne dik hiç bir açıyla sakal gelmedi makinaya.
Bugün öğlen işe gidecektim, aradılar “gelme gerek yok dün çok geç gittin” diye.
Olsun , yine tıraş oldum zevkine
Sonuç olarak,
Efrasyab Kantaron Yağlı sabun salı günleri ( haftanın ikinci ve en acılı tıraşı) rahatlıkla kullanabileceğim , hafiften nemi çekip yumuşadıktan sonra kullanıcısını her türlü doyuran , tıraş sonrası hissiyatı ile çoğu iyi bildiğimiz markalardan üstün performans gösteren bir sabun olmuş.
Kemal Dostum , Komşum , Hocam gerek üretirken gerek dağıtırken gerek sonrasında bizlere olağanüstü bir efor harcamış ve bu güzel sabunu bizlere kazandırmıştır.
Bu etkinliğin hepimize örnek olmasını ve Kemal Üstadın ellerinin gözlerinin dert görmemesini dilerim.
Tekrar tekrar teşekkürler.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi