Barbaros TR-1 Prototip
Merhaba,
Arkadaşlar bildiğiniz üzere Barbaros TR-1' in bir prototipi yakın zamanda bana ulaştı. Hasan üstadımın bana ulaşıp ürünün bana geleceğini haber vermesi ile büyük heyecan yaşadığımı itiraf etmeliyim. Ürünü ilk elden inceleyebilmek ve onunla tıraş olmaktan açıkçası onur duyduğumu belirtmek isterim. Bana bu şansı tanıdığı için kendisine çok teşekkür ediyorum.
Bu yazıya direk ulaşanlar olabilir. O yüzden bu ürünün bir prototip olduğunu üstüne basa basa belirteyim. Yazıyı okurken bunun mutlaka göz önünde bulundurulması gerek.
Ürün prototip olmasına rağmen elinize ilk aldığınızda direk kalite hissi iliklerinize kadar işliyor, alet hem ışıl ışıl parlıyor hem de ağırlığının verdiği tokluk hissi çok güzel. Alfa aşamasında sayılabilecek bir ürün için verdiği kalite hissi gerçekten çok çok iyi. Bunu fotoğraflarda yansıtmak mümkün olmuyor maalesef. Tam tersi bu tip yakın çekimlerde o güzellik kayboluyor ve normalde göremeyeceğinz detaylar gözükmeye başlıyor. Mümkün mertebe düzgün fotoğraflar çekmeye çalıştım ama elimdeki imkanlarla bu kadarını becerebildim.
Ürünün teknik özellikleri zaten hepimizin bildiği üzere 316L paslanmaz çelik, kafa ağırlığı 36 gr, sap ağırlığı 86 gr. Kendi sitesinde de yazıyor, oradan daha detaylı bilgilere ulaşılabilir:
http://www.barbarosrazors.com/. Kafa ve sap ağırlıklarını İzbe üstadım ölçmüştü, ben de tekrar ölçtüm ve birebir aynı sonuçları elde ettim. Bu kısımlara fazla takılmadan aletin asıl yorumlarına geçelim.
Ürünün beni en çok etkileyen kısmı doğal olarak kafa kısmı oldu. Ürün elime geçmeden önce gördüğüm fotoğraflarda bıçak aralığının dar olduğunu görmüştüm ki bu benim sevdiğim bir özellik. Bıçak ağzının ve barın duruş şekli bana biraz Gillette kafasını anımsatmıştı ama hiç öyle olmadığını tıraş olurken anladım. Ürün bıçağı oldukça güzel tutuyor ve büküyor. Az bıçak aralığına rağmen tatlı saldırganlığı gerçekten güzel sonuçlar veriyor.
Tabii bunları fiiliyatta görmek için tıraş olmak gerekli. Alet hakkında biraz saldırgan karakterli olarak bahsedildiği için bu tip aletlerde uyguladığım yöntemi uygulayarak benim kör sınıfına soktuğum Wilkinson bıçağı takmaya karar verdim. Sabun ve fırça olarak beni şüpheye düşürmeyecek, en sık kullandığım ikili olan Cella ve FS 24 mm finest kullandım. Sıcak su ile yüz temizliği ardından EJ tıraş öncesi uyguladıktan sonra köpüğü yüzüme uygulayıp Barbaros TR-1' i elime aldım.
İlk çekiş, ikinci çekiş derken bende Wilkinson yerine yanlışlıka başka bir bıçak taktığım hissi uyanmaya başladı. Normalde takılan çekiştiren, kesmeyen, sakal bırak Wilkinson yüzümden aktı giti. Bu şaşkınlık, bir süre sonra sevince oradan da keyfe dönüştü. Yanakları alıp boyunda ters çıkan bölgede çalışmaya başladığımda, aldığım keyif katlandı, çünkü orada da hiç bir sorun yaşamadım. Fakat asıl bomba Wilkinson bıçağa rağmen bıyık ve çenedeki performansıydı. Çene ve bıyıkta bu bıçağa rağmen bu kadar etkili şekilde kesim yapması cidden müthiş. Açıkçası ben bunu bıçağın büküm açısı ve bar ile konumlandırılmasında yakalanan o tatlı noktaya bağlıyorum. Aletin gerçekten tatlı, keyif veren bir saldırganlığı var.
Saldırganlık demişken, alet Fatip ile 34C arasına konumlandırılıyor. Elimde bir 34C yok ama DE89, Merkur Progress gibi aletler ve 34C yorumlarına bakınca az çok 34C' nin karakterini hayal edebiliyorum. Elimde Fatip var, bir Fatip saldırganlığına yaklaşmıyor kesinlikle ve bu açıdan 34C tarafına daha yakın olduğunu düşünüyorum. Bu açıdan bakınca evet alet biraz saldırgan ama bir Fatip kadar bıçağı yüzünüzde hissetmiyorsunuz.
Wilkinson bıçağın ikinci perdede yapacaklarını görmek için hemen tekrar köpüğe davranıp Barbaros TR-1' e tekrar el attım. İkinci perde de gayet rahat geçti. İkinci perde sonunda, alması benim için en zor bölge olan çene altı tertemizdi. Keza bıyık bölgesinde de oldukça başarılı bir sonuç almıştım.
Gelelim üçüncü perdeye. Şimdi normalde bu kadar kör bıçakla tersten almam ama madem test ediyoruz tekrar köpüğe davranıp işi sonuna kadar götürmeye karar verdim. Aslında ikinci perdede istediğim sonucu almıştım ama sınırı görmek için üçüncü perdeye geçtim. Wilkinson bıçak hiç takılmadan tersten de gayet güzel bir şekilde iş gördü.
Sonuçta normalde R41 ile bile fayda görmediğim bıçak (NT Vigour hariç, ama onda da bu kadar performans vermemişti) Barbaros ile harikalar yarattı diyebilirim. Açıkçası bu durum beni hem şaşırtıyor hem sevindiriyor. Prototip aşamasında olan bir üründen bu performansı almak hakikaten yerli üretim bir ürün için çok sevindirici bir durum.
Aletin ağırlığından da bahsetmek istiyorum. Ben açıkçası ağır saplara alışkınım. Elimde MR8 gibi 150 gr' lık bir babayiğit var çünkü. Buna Maggard OC kafa takınca dengesizliğin zirvesine doğru yolculuğa çıkıyorsunuz. Bu açıdan ben Barbaros TR-1' in dengesini güzel buldum. Sapın vida boynunun hemen altında denge noktası var, bu da bu tip bir alet için bence yeterince uygun bir denge noktası. Boynun hemen altından tutunca gayet dengeli şekilde alete hakim olabildim.
Bundan sonraki tıraşlarımda bıçak keskinliğini git gide arttırmayı, mümkün mertebe genel olarak bilinen ve ulaşılabilen bıçaklarla (Rapiralar, Astralar, Personna, Crystal, Gillete (sarı,yeşil, mavi, kırmızı, siyah,Silver Blue, Nacet vs..), Kai, Feather (belki
), Derby, Zaza, Treet, SuperMax... liste uzun
) mümkün mertebe denemeler yapmaya aleti iyice tanımaya çalışacağım. Bu değişik bıçaklarla aldığım sonuçlarıda bu yazıya ekleyeceğim.
Aletin eleştirilecek bir kaç yanı da var tabii. İlk etapta karşılaştığım sorun bu tip bıçağın içine geçen sütunların alt başlıktan çıkmadığı tasarım türünde bıçağı takarken biraz zorlanmak oldu. Bu tasarımın doğasında olan bir durum ama biraz daha iyileştirilebilir diye düşünüyorum.
Asıl eleştireceğim nokta ise aletin sapı oldu. Aletin sapı tasarım olarak gerçekten güzel, olumlu dönüşler alıyor, beğeniliyor. Fakat kullanırken kavraması biraz sıkıntılı. Üzerindeki spiral desen bence biraz fazla derin, aletin ağırlığı ve parlak yüzey birleşince tutuş biraz zorlaşıyor. Sonuçta tıraşı sorunsuz şekilde tamamladım ama kimi yerde tutuşumu düzeltmem gerekti. Tabii bir de şu var gülü seven dikenine katlanır hesabı görsel zevkin karşısında tutuştan biraz taviz vermek de tercih edilebilir. Alet bu sapla piyasaya çıksa "yok almam" demem yani
.
Nihayetinde Barbaros TR-1 olmuş. Alet hem görsel olarak insanı cezbediyor hem de verdiği tıraş performansı çok güzel. Yerli ürün olması, paslanmaz çelik olması, üstelik bir forumdaşımızın ürünü olması ayrı bir heyecan bizim için. Nihayi ürünün daha da güzel olacağını düşünüyorum. Umarım nihayi üründen edinmek, onu da yorumlamak kısmet olur diyerek yazımı burada sonlandırıyorum.
Vakit ayırıp okuduğunuz için şimdiden teşekkürler...
Bıçak denemeleri:
Rapira Pembe Mavi Siyah
Rapira bıçakla düz geçiş Wilkinson bıçaktan çok çok daha iyiydi. Kesme sesini duymasam bıçak kesmiyor sanacaktım. Aletin çok akıcı bir tıraşı var, cidden çok iyi. İki perde planlamıştım ama tıraş öyle güzeldi ki üçüncüyü de yaptım
. Rapira tersten zorlandı biraz gerçi. Öte yandan bıyıkta ve çenede yine süper kesti, özellikle bıyık bölgesini inanılmaz temizliyor.
Aletin Polsilver ile vereceği tıraşı çok merak eddiyorum ama öncesinde sırada başka bıçaklar var. Hepsine sıra gelecek
. Tabii tıraşın güzelliğine Tabac sabunun katkısı da olmuştur, muhteşem sabun
.
http://www.geltir.com/thread-255-post-13...#pid130028
Rapira Swedish Steel
http://www.geltir.com/thread-255-post-13...#pid130197
Günün tıraşında bahsi geçtiği şekilde bu sefer Rapira Swedish kullandım. İlk perdede, çıkış yönünde yine son derece rahat, akıp giden bir tıraş oldu. Bıçağın kestiğini hissetmiyorsunuz
. Çarpraz geçişte, boğazda biraz zorlandı bıçak ama sorunsuz tamamladım. İki perdede oldukça yakın bir tıraş yakaladım, bıçak kendisini belli etti biraz. Önceki örneklerde olduğu gibi yine bıyık ve çenede alet muhteşem iş çıkardı. Yarın tekrar tıraş olacağım için üçüncü perdeyi yapmadım bu sefer.
Ladas
http://www.geltir.com/thread-255-post-13...#pid130268
Ladas bıçağı çok sevdiğimi söyleyemem, biraz tahrişe açık bir bıçak. Barbaros TR-1 bu konuda pek yardımcı olamadı, bıçağın kendi karakteri bu şekilde yapacak bir şey yok maalesef. Düz geçişte her zaman olduğu gibi gayet güzeldi. Yandan geçişte de çok sorun çıkmadı ama boğazda çok hafif tahriş kendisini gösterdi. Şap ve soğuk suyun ardından çok da hissetmedim, o yüzden genel olarak yine de güzel bir tıraş oldu. Rapira Swedish daha yakın ve keyifli bir tıraş sunmuştu.
Astra yeşil tek kağıt
http://www.geltir.com/thread-255-post-13...#pid130589
Günün tıraşında gördüğünüz ekipmanla Astra yeşil tek kağıt bıçağı denedim. Yüzde köpürtme yaptım, oldukça koruyucu bir köpük elde ettim. Ayrıca Astra' yı olduğu gibi kullanmadığımı belirtmem gerek. Bu bıçak ben de tahrişe yol açıyor, o yüzden elde honladım. Yine de boyunda ters çıkan bölgede çok hafif de olsa yanma hissettirdi. Sonuçta keyifli, güzel bir tıraş oldu. İki perde de oldukça yakın bir tıraş elde ettim. Keskinlik arttıkça üçüncü perdeye ihtiyaç kalmıyor. Çene ve bıyık bölgesinde bir değişiklik yok, performans gayet iyi. Bundan sonraki bıçaklarla da bunun değişeceğini sanmıyorum.
Astra mavi
http://www.geltir.com/thread-255-post-13...#pid131045
Mavi Astra konforlu bir tıraş sundu. Üç perde yaptım, genel olarak gayet memnun olsam da tam sinek kaydı yakalayamadım. Bu bıçakla sonra tekrar deneme yapmam lazım. Özellikle ilk perdede diğer bıçaklara göre biraz değişik bir hissiyat verdi bu ikili. İlginç
.
Personna Platinum
http://www.geltir.com/thread-255-post-13...#pid131357
Personna her aletle kullanmadığım bir bıçak. İlginçtir Yuma ile harikalar çıkartırkan diğer aletlerde benzer performansı sergilemiyor. Netekim Barbaros ile de pek anlaşamadı. İki perde yaptım ve oldukça yakın bir tıraş elde ettim ama boyun bölgesinde tam verim alamadım. Bıyıkta ve çenede her zamanki gibi sorunsuzdu. Kötü bir tıraş olmadı ama bu ikiliyi düzenli olarak eşleştireceğimi sanmam.
Polsilver SI
http://www.geltir.com/thread-255-post-13...#pid131530
Polsilver harika bir bıçak. İlk perdenin nasıl geçtiğini anlamadım, çatır çutur geçti gitti. İkinci perde oldukça rahattı. Bu kadar güzel geçince üçüncü perdeyi yapmadan bırakmadım. Tersten bile yağ gibi aktı
. Gerçekten keyifli bir tıraş oldu. Barbaros ile ilk defa bu kadar keskin bir bıçak deniyorum. Polsilver, Barbaros ile saldırganlığını hissettiriyor. DE89' a göre biraz dikkatli olmak gerekiyor ister istemez. Aleti biraz boşlasanız aşağı doğru kendisi kesip gidiyor zaten. Normal bir sakal için böyle bir bıçakla iki perde gayet yeterli. Rapira Swedish ile beraber en güzel tıraşı verdi.
Gillette Silver Blue
http://www.geltir.com/thread-255-post-13...#pid131812
Silver Blue çok keskin olmasa da konforlu bir bıçak. Barbaros ile güzel uyum sağladılar. İki perde yaptım, sorunsuz keyifli bir tıraş oldu. Rapira Swedish ile benzer karakterde ama boyunda biraz daha iyi bir tıraş verdiğini söyleyebilirim.
Gillette 7 o'clock yeşil
http://www.geltir.com/thread-255-post-13...#pid132046
Bu bıçak da Barbaros ile gayet güzel iş gördü. Risk alarak yeni bir sabun denedim aslında ve elimde patladı maalesef bu risk. Sabunun köpüğünü tutturamadım. Ona rağmen yeşil paket güzel iş çıkardı. Polsilver kadar akıcı ve konforlu değildi ama keskinliğini hissettirdi yine de. Sabuna rağmen genel olarak güzel bir tıraş oldu.
Haydi hayırlı tıraşlar...