Üstat malesef bir türlü yaygınlaşmadı. Fiyatları da pahalı hâlâ. Halbuki yavaş yavaş istasyonların kurulmaya başlanması lazım. Sanırım benzini bize güzel iteledikleri için pazarda yeri olmuyor bu araçların. Insanimiz da bu konuda pek bilinçli ve istekli sayılmaz
Fiyatlarının çok pahalı olması bence en büyük neden. Örneğin Renault'nun Fluence ZE yi göz önüne alalım. Aldıkları pil kirası ile benzinle kafa kafaya gelmesi için arabanın aylık 10.000 km yol yapması gerekiyor. Bu kilometreyi de anca şehirlerarası yol yapan satış temsilcileri vs. yapabilir. Bu da hem şarj istasyonlarının azlığı hem de şarj süresi göz önünde bulundurulunca anlamsız oluyor. Devletin 0 emisyon araçtan aldığı ÖTV konusuna hiç girmiyorum bile.
Renault elektrikli araçlar aylık 70 euro batarya kirası
Dolum istasyonlarında dolu batarya alıp boşu vermek için 5 euro vs demişti bir zamanlar yanlış hatırlıyor olabilirim.
Araçların içten yanmalı motorlardan elektrik motorlara geçmesiyle üretim ve ar ge de çalışan mühendis sınıfıda değişir
en buyuk sorunlardan biri akulerin menzili, 300-400km max gidebiliyor bu araclar bildigim kadar.
bir de komplo teorisi atayim ortaya; petrol devleri bu tur gelismelerden ne kadar memnunlar soru isareti
bazi sirketler piyasada konuyla ilgili tek kalmamak ve pastanin bir an once buyumesi icin patentlerini bile yayinlamaya basladilar, ornek Tesla ve Toyota, ki bu konudaki en ileri bilgi birikimine sahip iki firma..
Hybridlerin ya da elektrikli araçların piyasanın şu anki hali ile yaygınlaşmasını pek olası görmüyorum. Bu araçların ilk satın alma maliyetleri ile birlikte sahip olma maliyetleri de çok yüksek, araç donanımı karmaşıklaştığından arıza riski ve bakım maliyetleri de diğerlerine göre daha yüksek. Elektrikli bir aracın batarya bloğunda ufacık bir arıza bile olsa 5000USD civarı maliyetle (o da amerika fiyatı, siz bir %50 ekleyin Türkiye için) yenisini almak zorundasınız, tamir edilebilecek bir yapıda değil, üretici de tamiri teşvik etmiyor.
Tesla gibi artık prestij markası olmuş ürünleri bir yana bırakırsak, bu araçların yaygınlaşması için benzinli/dizel araçlara nazaran daha cazip hale getirilmesi gerekli. Örneğin ÖTV alınmayabilir, vergilendirme emisyona göre yapılabilir ya da sürekli trafikte olan taksi ve benzeri ticarilerde zorunlu hale getirilebilir.
Bence alınması yada devletin bu araçları teşvik etmesi için hiçbir neden yok.
Sıfır emisyon deniliyor ama elektrik üretilirken oluşan kirlilik hesaba katılmıyor. Örneğin ülkemizde çoğunlukla doğalgaz santrallerinden elektirik üretiliyor. Bu durumda arabayı petrolle çalıştırmak yerine elektrik ile çalıştırmanın ne avantajı kalıyor belli değil. Elektrikli araçlar teorik olarak sadece yakıt çeşitlendirmesi imkanı sağlıyor, çünkü elektriği birçok kaynaktan elde edebilirsiniz(ülkemiz için bu durum pek geçerli değil). Ama dünyadaki birçok muhtemel gelişmeyi frenleyen pil sorunu var. Birçok ülke pillerin geliştirilmesi milyonlarca dolar aktarıyor ama henüz devrim yaratacak bir buluş söz konusu değil. Arabalarda kullanılan bataryaların ömrünü,maliyetini, geri dönüşümünü ve tamamen ithalata dayalı olmasını da hesaba kattığımızda bence ülkemizde elektrikli araçların hakim olmasına daha çok uzun süreler var gibi görünüyor.
Bu da Harley-Davidson Project Live Wire, ilk duyduğumuzda çok garipsemiştik
Hiç aklım almıyo teknolociyi,
TV kumandasının pilini ısırınca bi hafta daha gidiyodu.
Bunun niresini ısırcaz
(17/02/2015, Saat: 21:48)mornetto Adlı Kullanıcıdan Alıntı: [ -> ]Hiç aklım almıyo teknolociyi,
TV kumandasının pilini ısırınca bi hafta daha gidiyodu.
Bunun niresini ısırcaz
Üstad, o sonsuz enerji döngüsünü ben de hatırlıyorum, ayarını kaçırınca alkali tadı gitmezdi ağızdan. Arada ders çalışmaktan sıkıldıkça okuyorum (bkz: güldüren yorum ve nitelendirmeler)
